"Role hazırlanırken, ilk kitabı beş kere okudum.
Gerçekten Lissa'yı tamamen somutlaştırmak istedim ve bana kitabın verdiği
doğallığı,daha çok derin psikolojik ve duygusal fikri Lissa'ya aktardım."
"Seçmeler için Los Angeles'a gitmek için uçakta
olduğumu hatırlıyorum, uçakta garip vampir resimleri çiziyordum ve gelen
mükemmel bayanın benim tuhaf olduğumu düşündüğüne eminim."
“Ancak, Richelle Mead'in Lissa hakkında kitapta yazdığı her
kelime vurgulanmış ve analize edilmişti. Ve ben bunu, Lissayı tamamen içime
hapsetmişim gibi hissederek yorumladım. Bu yüzden, Richelle bana kitabın
sayfaları aracılığıyla anlayış gösterdi ve yapımcılar bana onun rüyasındaki
Lissa olduğumu söylediklerinde ağlarım. Bu benim için dünya demek.”
“Ve çekimleri bitirdiğimizde, büyülü bir rüyadan
uyandırılmış gibi hissettim, ve bunun gerçek olduğunu farketmek için kendime
çimdik atmam gerekti. Her sahne şimdi çok bulanık. Dünyanın geri kalanı ile
birlikte ilk kez izliyor gibi olacağım. Gerginim. Ama aynı zamanda
heyecanlıyım.”
“Çekimlerden önce, Zoey ve ben LA'dan birbirimizi
tanıyorduk, ve Lissa ile Rose arasındaki ilişkiyi tartıştık ve onları nasıl
oynamak istediğimiz hakkında konuştuk. Nedense, bizim gözümüzde onların
ilişkisi gündelik hayatın içinde her gün yumuşamış. Her zaman birbirimizi
koruduğumuzu hissettim. Zoey her zaman güçlü gardiyan oldu, bu yüzden benim
için yaptığı müchadelerde her zaman cesurdu. Biz her zaman birbirimiz için
oradaydık.”
“Ben dünyadaki sırt çantasıyla dünyayı gezen bir hippiyken,
aniden vampir prenses oldum. Bunun hala gerçek olduğuna inanmak zor. İlk filmim
için böyle şefkatli ve karmaşık bir karakteri oynamak için seçilmiş olmak
gülünç bir şekilde şanslı hissediyorum. Ve bunu benim için mümkün kılan tüm
güzel insanlara çok minnettarım. Rüya, gerçek oldu. Bu rüyayı senaryoya döken
inanılmaz bir ekip ile tanışmak, kendini Külkedisi gibi hissetmene neden
oluyor. Eğer Külkedisi vampir olsaydı.”
“Beni şaşırtan şey, yeşil lenslerle görmenin ne kadar zor
olduğuydu. Her şeyi yeşil bir parlaklıkla görürken, gerçekliğe bağlanmak bazen
zor olabiliyordu. Benim setteki en büyük meydan okumam, sahnedeki yeşil ışığa
üstesinden gelmekti. Bazen "bulanık" görmek, Lissa'nın
"bulanık" duygusal hayatını görmeme yardımcı olduğunu gördüm. Mark'in
tavsiyesinden sonra,bulanık çalışmayı öğrendim.”
“Ben filmin kitaplarını seviyorum, bu yüzden senaryoda
Lisayı olabildiğinde kitaptaki haliyle aynı yazmaya çalıştım. Sadece filmde daha cesur.”
“Lucy şimdiye kadar tanıştığım en tatlı, en nazik insan.
Diğer taraftan, onun bir erkek fatma olduğu bir gerçek. O gerçekten bir Lissa
ve bu yüzden o mükemmel. Ekrana da yansıttığımızdan emin olduğum bir
arkadaşlığımız var.” – Sarah Hyland
“Lissa için yapılan seçmeler, daha çok bir meydan okumaydı.
Biz Lissa ve Rose için ekran testindeyken, Avustralya'dan Lucy Fry'dan bir
kaset teslim aldım. O bir kaç gün önce LA'da kazanmıştı. Biz onu ve Zoey’i yan
yana koyduğumuzda, karşımızda o muhteşem yatağında korunması gereken, güvenlik
açığı olan çocuksu kalitede bir prenses vardı. Onun kuşağında pek deneyimi
olmayan bir sürü aktris için, o karakteri yaşamak için esrarengiz bir duygusu
vardı. Lucy çok akıllı ve duyarlı bir kız. Onda, her zaman onu korumak
isteyeceğiniz bir şey var.” -Marci Liroff [Casting Director]
“Lucy ve benim aramdaki yakınlık, inanılmaz derecede hızlı
büyüdü. O çevresine ışık ve enerji yayıyor ve sadece çevresinde olmak
istiyorsunuz. Odaya doğru yürüdüğü anda odayı aydınlatıyor. Londraya gitmeden
kısa bir süre önce Los Angeles'ta biraz takıldık, zaten filmden önce ki iki
hafta provayla geçti. Lucy, beni daha iyi bir insan yapmak istiyor.” – Zoey Deutch
“Danila ve ben, ekranda konuşamamız üzerine şakalar
yapıyorduk. Lissa, Dimitri'nin sadece gardiyan modunu görüyor.“
"Lucy Fry ve ben, sette çok iyi arkadaşlar olduk. Ben
ona, "Ekslansları" derken, o da bana, "Evet, gardiyanım?"
diye cevap veriyordu." - Danila Kozlovsky
“Lucy ile çalışmak çok kolaydı. Hiç bir zaman kolay değilmiş
gibi hissetmedim. İnanılmazdı. Karnımda kelebekler uçuşuyordu.“ – Dominic Sherwood
“Lissa'yı oynamak, hayatımdaki en heyecan verici, en korkunç, en canlandırıcı, en yerinde ve en şaşırtıcı deneyim oldu.”
"Lucy ve Zoey, şaşırtıcı ve inanılmaz şekilde hızlıca
benim en sevdiğim insanlar oldular. Beni güldürmek gibi inanılmaz yetenekleri
var,ikisini de çok seviyorum ve ikisi de çok yetenekliler." – Dominic Sherwood
